Dünyanın dört bir yanından her yıl milyonlarca turisti ağırlayan bir ada olan Kıbrıs, doğal güzellikleri, tarihi yapıları ve Akdeniz’e kıyısı olan benzersiz plajlarıyla öne çıkan bir tatil merkezidir. Kuzey Kıbrıs’ta başkent Lefkoşa, Gazimağusa ve Girne olmak üzere gezilecek pek çok destinasyon bulunmaktadır.
Tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Kıbrıs’ta farklı kültürlerin bir arada yaşamasının doğal bir sonucu olarak birçok öne çıkan tarihi ve turistik yapı yer almaktadır. Gotikten Osmanlı mimarisine kadar geniş bir yelpazeyi içine alan yapılar, yılın her dönemi ziyarete açıktır. Konaklama bakımından da pek çok alternatifin bulunduğu Kıbrıs, keyifli bir tatil deneyimi sunmaktadır.
Girne Kalesi
Girne Kalesi, Kıbrıs’ta gezilecek yerler rehberinize eklemeniz gereken destinasyonlar arasında üst sıralarda yer almaktadır. Girne’nin sembolik yapısı olan kale, Lefkoşa şehir merkezine 25 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Kaleye özel araçla ulaşımlar; Lefkoşa – Girne yolunu kuzey yönüne devam ederek yapılmaktadır. Taksi veya 15 dakikada bir hareket eden Girne dolmuşlarıyla da bölgeye ulaşım sağlanabilmektedir.
Sırasıyla Venedik, Bizans, İngiltere Krallığı ve Osmanlı Devleti tarafından hakimiyet altına alınan kale, M.S. 7. yüzyılda inşa edilmiştir. Arap akınlarının Kıbrıs’ı hedef alması sonucunda inşa edilen kale, günümüzde adanın en önemli yapıları arasında yer almaktadır.
İçerisinde Venedik’ten Osmanlı’ya kadar pek çok izlerin bulunduğu kalede gezilebilecek yerler arasında dikkat çeken yapı ise zindan ve Batık Gemi Müzesi’dir. Döneminde, esirlere işkence etmek amacıyla inşa edilmiş zindanları görebilir ve yaklaşık 2 bin yıllık bir tarihi eser olan batık gemiyi inceleyebilirsiniz.
Girne Kalesi’nin hemen yanında bulunan Venedik Kulesi, Luzinyan Kulesi ve St. George Kilisesi’ni de buradaki ziyaretlerinde görebilir, tarihe tanıklık eden yapılara kısa kısa geziler düzenleyebilirsiniz.
Haftanın her günü açık olan Girne Kalesi’ni; kış aylarında 08:00 – 15:30, yaz aylarında ise 08:00 – 19:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Bellapais Manastırı
Girne’ye bağlı Beylerbeyi Köyü’nde yer alan Bellapais Manastırı, Kıbrıs’ın önemli tarihi yapıları arasındadır. Lefkoşa’ya 24 kilometre mesafede bulunan yapıya özel araçla ulaşımlarda, Lefkoşa – Girne yolunu kuzey yönüne takip etmek gerekmektedir. Bölgeye, taksi veya 20 dakikada bir hareket eden Girne dolmuşlarıyla da ulaşım rahatlıkla yapılabilmektedir.
Kıbrıs’ta inşa edilmiş Roma yapıları arasında öne çıkan Bellapais Manastırı, 1160 yılında inşa edilmiştir. Tarihi öneminin yanı sıra eşsiz Akdeniz manzarasına da sahip olan yapının kuzeyinde, uçsuz bucaksız deniz manzarası; güney yamacında ise etkileyici vadi manzarasını seyredebilirsiniz.
İnşa edildiği Roma döneminde, birçok etkinliğin düzenlendiği bir yapı olan ve aynı zamanda içerisinde gezip, inceleyebileceğiniz konser salonu, yemekhane ve rahip odası bulunan Bellapais Manastırı’nda Gotik mimarisi hakimdir.
Girne’yi baştan sonra görebilen bir konuma inşa edilmiş olan Bellapais Manastırı, haftanın her günü ziyarete açıktır. Bellapais Manastırı, kış aylarında 08:00 – 15:00; yaz aylarında ise 08:00 – 18:00 saatleri arasında ziyaretçi kabul etmektedir.
Karpaz Yarımadası
Kıbrıs’ın doğal güzelliklerini gözler önüne seren Karpaz Yarımadası, adanın kuzeydoğu ucunda yer almaktadır. Sakin ve huzurlu atmosferiyle öne çıkan Karpaz Yarımadası, Lefkoşa şehir merkezine 70 kilometre uzaklıktadır. Lefkoşa’dan özel araçla, Karpaz Anayolu’nu kuzeydoğu yönüne takip edilerek ulaşım sağlanabilmektedir.
Adanın önemli doğal güzelliklerinden olan Mesarya Ovası’ndan başlayan yarımada, adanın en uç kısmı olarak bilinen Zafer Burnu’na kadar geniş bir alanı kapsamaktadır. 15 kilometrelik genişliğe ve 80 kilometrelik uzunluğa sahip olan Karpaz Yarımadası, özellikle şehir kalabalığından uzaklaşmak isteyenlerin tercih ettiği bir destinasyondur.
Yaz aylarında popülaritesi daha çok artan Karpaz Yarımadası, sunduğu deniz manzarası, yeşilliklerle çevrili doğası ve huzurlu ortamı ile Kıbrıs tatilinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerler arasında öne çıkmaktadır. Karpaz Yarımadası’nda bulunan Altın Kum Sahilleri de, bölgede denize girebileceğiniz yerlerden olup; oldukça keyifli bir ortam sunmaktadır.
Karpaz Yarımadası’na girişler ücretsiz bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir.
Salamis Antik Kenti
Kıbrıs’ın en eski antik kentlerinden olan Salamis, Gazimağusa şehrinin Yeni Boğaziçi Mahallesinde bulunmaktadır. Lefkoşa’ya 55 kilometre uzaklıkta yer alan Salamis Antik Kenti’ne özel araçla ulaşımlar, Gazimağusa – Lefkoşa yolunu doğu istikametine devam ederek yapılmaktadır. Bölgeye 20 dakikada bir hareket eden Gazimağusa dolmuşları veya taksi ile de ulaşım sağlanabilmektedir.
Ortalama 2000 yıl öncesine uzanan tarihiyle günümüzde ziyarete açık olan Salamis Antik Kenti, zaman içerisinde yıpranmış ve doğal afetlerin de etkisiyle tahribat görmüştür. Antik kent içerisinde gezip, inceleyebileceğiniz yapılar arasında Salamis Gymnasium, antik tiyatro, Roma evleri, Epiphanios Bazilikası, Zeus Sunağı, Cellarga Toplu Mezarlar, agora ve Nikokreon Anıtı bulunmaktadır.
Kıbrıs’ın tarihini keşfetmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken yerlerden olan Salamis Antik Kenti, haftanın her günü açıktır. Antik kent, kış aylarında 08:00 – 15:30, yaz aylarında ise 08:00 ile 19:00 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir.
Maraş Mahallesi
Kıbrıs’ta “Hayalet Şehir” olarak bilinen Maraş Mahallesi, Gazimağusa’nın şehir merkezinde yer almaktadır. Geniş bir alanı kapsayan Maraş, Lefkoşa’ya 60 kilometre uzaklıktadır. Özel araçla, Gazimağusa – Lefkoşa yolunu doğu yönüne, sahile kadar takip ederek ulaşım sağlanabilmektedir. Ayrıca taksi veya Magosa dolmuşlarıyla da Maraş Mahallesine ulaşabilirsiniz.
Dışarıdan girişlerin yasak olduğu Maraş Mahallesi, yalnızca dışarıdan seyredilebilmektedir. 1970’li yıllarda dünya çapında önemli bir tatil merkezi olarak bilinen Maraş Mahallesi, dünyanın önemli sanatçıları, iş adamları ve zenginleri tarafından ziyaret edilen bir bölge olarak ün salmıştır. İçerisinde birbirinden lüks oteller, pahalı arabalar ve modern yapılı evler bulunan Maraş, 1974’te bir gecede boşaltılmış ve hayalet şehir görünümünü almıştır.
1974 yılında Kıbrıs Harekatı sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından el konan ve giriş çıkışları kapatılan Maraş Mahallesi, bütün gizemiyle birlikte kendisine, Kıbrıs’ın tarihinde önemli bir yer bulmuştur.
İkon Müzesi (Arkhangelos Mikhael Kilisesi)
Girne’de yer alan İkon Müzesi, Arkhangelos Mikhael Kilisesi olarak da bilinmektedir. Lefkoşa şehir merkezine 24 kilometre uzaklıkta yer alan müzeye özel araçla ulaşımlar, Lefkoşa – Girne yolunu kuzey yönüne takip ederekyapılmaktadır. Ulaşımlarda alternatif olarak taksi veya 20 dakikada bir Lefkoşa şehir merkezinden hareket eden dolmuşları da tercih edebilirsiniz.
Girne’nin tam merkezinde konumlanan İkon Müzesi, 1860 yılında inşa edilmiştir. İnşa edildiği dönemde Ortodoks kilisesi olarak kullanılan yapı, sonradan müzeye çevrilmiştir. Bölgede gerçekleştirilen arkeoloji çalışmaları kapsamında bulunan ikonların sergilendiği müze, toplam 3 kattan oluşmaktadır.
İkonların, ait olduğu yıllara göre sınıflandırıldığı müzenin çevresinde yer alan çan kulesi de yapının öne çıkan detayları arasında yer almaktadır. Çan kulesi, aynı zamanda Girne’yi baştan sonra görebilmektedir.
İkon Müzesi (Arkhangelos Mikhael Kilisesi), haftanın her günü ziyaret edilebilmektedir. Müze, kış aylarında 08:00 – 15:30, yaz aylarında ise 08:00 ile 18:00 saatleri arasında açıktır.
Kıbrıs Araba Kiralama için en doğru adres North Sky Rent A Car’dır. Dilediğiniz zaman arabanızı sorunsuz teslim alabilmektesiniz. 7/24 Hizmetiniz mevcuttur. Kalite bir araç kiralama hizmeti sizleri beklemektedir. Bizi hemen araabilirsiniz ücretsiz rezervasyonuzu tamamlayınız.
Tarihçe: Bu kale, kuzey kıyıdan gelmesi muhtemel Arap saldırılarına karşı Beşparmak Dağları üzerinde kurulan üç kaleden en batıda yer alanıdır. Aynı amaçla inşa edilmiş olan Girne Kalesi ile adanın kuzey bölümü emniyet altına alınmak istenmiştir. Deniz seviyesinden 700 metre yüksekte oldukça sarp iki tepe üzerinde yer alan kaleye 10.yy’da bir manastır ve kilise de eklenmiştir. Kale bugünkü ismini Kudüs’ün Araplar tarafından zaptından sonra Kıbrıs’a göç eden ve ömrünün son yıllarını burada ibadetle geçiren bir azizden almıştır. İnşa tarihi konusunda kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte kalenin adına ilk kez 1191’li yıllardaki kayıtlarda rastlanır. Bir dönem canlı ve stratejik bir önemi olmasına rağmen, daha sonraları Lüzinyan soylularının yazlık ve dinlenme yeri işlevini görmüştür. Özellikle ateşli silahların icadı ve kıyı şeritlerinin savunmasının önem kazanması ile birlikte, Kantara ve Buffavento kaleleri gibi önemini ve işlevini yitirmiştir.
Plan: Kale üç ayrı bölümden oluşmaktadır. En alt bölümde yer alan ana girişi koruyan savunma yeri Bizanslılar tarafından 11.yy’da güçlendirilmiştir. Aşağı bölüm atlar ve askerler için kullanılmaktaydı. Orta bölümde, kralın sarayı, mutfak ve kilise yer almaktadır. Bu bölümde bir de su deposu bulunur. Yukarı Kalenin girişinde bir Lüzinyan Kapısı vardır. İki zirvenin ortasında ise bir avlu bulunmaktadır. Soylular doğu bölümünde ikamet ederler, mutfak ve diğer gündelik odalar ise batı bölümünde yer alırdı. Kraliyet konutunun ikinci katında bulunan Kraliçe Penceresi’nden (gotik tarzda oyulmuş bir pencere) çevrenin panoraması doyumsuzdur. En üstteki bölümde ise Prens John kulesi bulunmaktadır.
Apostolos Andreas Manastırı
Kıbrıs haritasında yer alan en belirgin burnun en ucuna yakın bir yerde, dünya ortodoks cemaatinin en önemli ibadet yerlerinden olan Apostolos Andreas Manastırı bulunuyor. Her yıl İNANÇ TURİZM’i adı altında gerçekleştirilen özel turlarla adaya gelen turistlerin en önemli uğrak yerlerinden olan bu manastırda cemaat mensupları hem dua ediyor, hemde inançlarına özgü olarak değişik adaklarda bulunuyorlar. Karpaz Yarımada’sının Ay Andrea Burnu olarak bilinen noktasında yer alan manastır, St. Andrew’a (Apostolos Andreas) adanmıştır. Manastıra adını veren St. Andrew’a ait ilgi çekici bilgiler, Hristiyanların kutsal kitabı olan incile dayanmaktadır. Bu da bize manastırın ilgili kesim için ne kadar öenmli bir yer olduğunu açıkça gösteriyor.
St. Andrew’ün, Hz. İsa tartafından papazlığa çağrılan ilk kişi olmasından dolayı dini ünvanı “ilk çağrılan” anlamında “O Protoklitos” olmuştur. Şu anda modern kilisenin altında içme suyu bulunan kuyuların bulunduğu odanın eski manastır binalarından kalma bir ŞAPEL olduğu düşünülmektedir. Manastır avlusundaki büstte, bugünkü manastırın Papa Loannis Oicoromus tarafından yaptırıldığı kayıtlıdır. Türkler ve Rumlar tarafından kutsal mekan olarak kabul gören bu manastırı adaklar için her yıl çok sayıda insan ziyaret etmektedir. Kilise içine girdiğiniz zaman görkemli mimarisi yanında göz alıcı avizeler ve ikonlar da buradaki mistizmi tam anlamıyla yaşamanıza yardımcı oluyor. Hiç kuşkusuz manastırın ziyaretçileri için ayinler dışında en önemli olan bir diğer özellik ise adak imkanı bulmaları. Buraya gelenler giriş kapısının yanında bulunan adak yerine sadece bildiğimiz mumlar yakmıyorlar.
Ayios Philon Kilisesi
Geçmişi 10. yüzyıla dayanan bu tarihi kilise, 4. yüzyılda Karpaz halkını Hristiyanlığa döndüren azize adanmıştır.
Bu kilise Helenistik ve Roma dönemlerinden kalan kalıntıların üzerine inşa edilmiştir ve Karpaz Yarımadasının eski Fenikeliler limanının kalıntılarıdır.
3 kemerli klasik kubbeli bir Bizans kilisesidir ve sütunlarla çevrili bir avlusu bulunmaktadır.
Ziyaretçiler, sarnıcı, vaftizhaneyi ve pek çok renkli mozaiği oldukça iyi durumda görebilme olanağına sahiptir.
Hz Ömer Türbesi
Girne’nin doğusuna 6 km uzaklıkta, Çatalköy’ün kıyısında bulunan Hz. Ömer Türbesi, İslami inancına göre kutsal bir yerdir.
Beş Parmak Dağları ve Akdeniz’in köpüren sularına bakan harikulade manzarası ile Hz. Ömer türbesi mükemmel ve huzurlu bir yerdir.
Bu türbe, sadece Hz. Ömer’in değil aynı zamanda 6 savaşçı ve Kutsal Adamın ebediyen yattığı yerdir. Türbenin tarihi 7. Yüzyıldaki Arap saldırılarına dayanmaktadır ve bu tarihten önce bu yer neredeyse bir yerel pagan tapınağıydı.
Osmanlı zamanında bu göz alıcı kıyıya küçük bir camii ve Mozole inşa edilmiştir ve naaşlar topraktan çıkarılıp tekrar defnedilmiştir.
Klasik Kıbrıs modasına göre, türbelerin çevresindeki manastırlarda büyüyen tekke ve dervişler, 1974 yılından önce hem Ortodoks hem Müslüman topluluklar tarafından çok hürmet görmekteydi.
Bu türbe, 1950li yıllarda yenilenmiştir ve günümüzde bu türbenin içerisinde büyüleyici kilimler ve halılar bulabilirsiniz.
Akdenizin incisi Kuzey Kıbrıs‘a hoşgeldiniz.
Kıbrısta güzel vakit geçirmek istiyorsanız en doğrusu araba kiralamak olacaktır.
Kıbrıs Araba Kiralama denilince ilk akla gelen Şirketlerden birisi North Sky Rent A Car‘dır. 2023 model yeni araçlarıyla konforlu bir araba kiralama hizmeti sunan şirket uzun yıllarıdır faaliyet göstermektedir.
Kıbrıs Araba Kiralama – North Sky Rent A Car olarak aracınızı Ercan Havalimanı Araç Kiralama ve Girne Araç Kiralama Ofislerinden Teslim alabilmektesiniz.
Kıbrıs araba kiralama avantajları için anahtar kelimesi bizimle anlam buluyor. Uygun fiyatlar, geniş araç seçenekleri ve sorunsuz rezervasyon ile unutulmaz bir tatil için hemen araç kiralayın!”Kıbrıs Araba Kiralama için 2023 Model Araçlarımızla sizlere en iyi hizmeti sunmak ve güzel adamızı tanıtmak için buradayız.